2023 yılında gerçekleştirilen BRICS Zirvesi, dünya genelindeki ekonomik ve politik dinamikler açısından büyük bir öneme sahipti. Bu uluslararası platformda Türkiye’yi temsil eden Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, yaptığı konuşmada yapay zekanın geleceği hakkında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Fidan, yapay zekanın insanlık için sunduğu fırsatların yanı sıra, potansiyel tehlikelerine de dikkat çekti. "Yapay zekanın tahakküm aracına dönüşmemesi için tedbir şart," diyen Bakan, dünya ülkelerinin bu yeni teknolojiyi nasıl yöneteceği noktasında somut adımlar atması gerektiğini vurguladı.
Bakan Fidan’ın BRICS zirvesindeki konuşmasında yapay zekanın sunduğu fırsatların yanı sıra tehditlerini de değerlendirerek, bu dengeyi nasıl sağlayabileceğimizi sorguladı. Yapay zeka, veri analizi, sağlık hizmetleri, ulaşım ve daha birçok sektörde devrim niteliğinde dönüşüm sağlarken, aynı zamanda iş gücünü tehdit eden, ayrımcılık yapan ve kişisel verileri ihlal eden durumlar yaratma potansiyeline sahip. Fidan, "Yapay zeka, insan hayatını kolaylaştırma vaadiyle karşımıza çıkarken, gerektiği gibi denetlenmezse bu kolaylıkların arkasında çöküşler yatabilir," diyerek, bu teknolojinin kontrolsüz bir gelişim göstermesinin sosyal yapı üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğine dikkat çekti.
BRICS Zirvesi, dünya genelinde etkili bir işbirliği sağlamak amacıyla düzenlenen önemli bir platform olarak dikkat çekiyor. Bakan Fidan, bu tür uluslararası toplantıların, ülkeler arasında yapay zeka konusunda etkili bir regülasyon sistemi geliştirilmesi açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. "Global bir çerçeve oluşturulması, her ülkenin kendi çıkarlarını gözetirken aynı zamanda insanlık yararına bir yol haritası çizebileceği bir sistem yaratacaktır," diyerek, bu alandaki düzenlemelerin aciliyetine işaret etti.
Fidan, çeşitli ülkelerin yapay zekaya dair deneyimlerinin paylaşılması gerektiğini ve veri güvenliği konusunda ortak standartlar belirlenmesinin zaruri olduğunu belirtti. "Uluslararası işbirliği, yalnızca ekonomiyi değil, aynı zamanda insani değerleri de koruma anlamında çok önemlidir," açıklamasında bulundu. Bu bağlamda Türkiye’nin bu tür uluslararası çalışmalara aktif katılım gösterme hedefini vurguladı.
Yapay zeka ve teknolojik ilerlemeler, bireylerin hayatlarını köklü şekilde değiştirebilirken, bunun yanında insanlığın karşısına çıkabilecek riskler de beraberinde gelmektedir. Tüm dünyada aynı hızla değişen teknolojiye paralel olarak, etik sorunlar, iş güvencesi kaygıları ve sosyal adalet konuları gündemde kalmaktadır. Fidan, bu meselelerin hep birlikte ele alınması gerektiğini ifade etti.
Bakan Fidan, Türkiye’nin yapay zeka teknolojileri konusunda attığı adımlardan bahsederek, ülkenin bu alanda global bir oyuncu olma hedefini ortaya koydu. “Türkiye, genç ve dinamik bir nüfusa sahip. Bu nüfusun yeteneklerine yatırım yaparak, yapay zeka ve veri bilimi alanında eğitim ve araştırma çalışmalarını artırmayı amaçlıyoruz,” dedi. Fidan, Türkiye’nin yapay zekayı insan odaklı ve etik değerler çerçevesinde kullanma hedefini, hem ulusal düzeyde hem de uluslararası alanda gerçekleştirmek için çaba harcayacağını belirtti.
BRICS Zirvesi’nde yapay zekanın geleceği ile ilgili yapılan tartışmalar, dünya genelinde bu teknolojinin yönetilmesi adına atılacak adımların önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Fidan’ın ifadeleri, sadece Türkiye için değil, tüm insanlık için kritik bir mesaj barındırmaktaydı. Yapay zekanın gelişimi ile birlikte sorumlu yönetim ve etik kuralların oluşturulması, sürdürülebilir bir gelecek için kaçınılmaz bir gereklilik olarak karşımıza çıkıyor.
Sonuç olarak, Bakan Hakan Fidan’ın BRICS Zirvesi’ndeki konuşması, yapay zekanın gelecekteki rolü üzerinde düşünülmesi gereken önemli noktaları içeriyor. Düşüncelerin paylaşıldığı, işbirliğinin güçlendirildiği ve ortak hedeflerin belirlendiği bu tür platformların, insanlığın geleceğine ışık tutacağı aşikâr. Yapay zeka ikliminde duyulan kaygıları gidermek ve potansiyelinden en iyi şekilde yararlanmak için kararlı adımlar atılmalıdır. Teknolojinin insanlığı yönlendiren bir araç olması için uluslararası işbirliği kaçınılmaz görünüyor.