Son yıllarda dünya genelinde, özellikle İslam coğrafyasında büyük bir heyecan yaratan Hac organizasyonları, bu yıl da farklı olaylarla gündeme geldi. 2023 Hac döneminde, 75 binden fazla kişi “izinsiz hac” gerekçesiyle geri gönderildi. Bu durum, hem hacı adayı olan Müslümanlar hem de yetkililer arasında ciddi bir tartışma konusu haline geldi. Yetkililerin, haccın kurallarına uymayan ve gerekli izinleri almadan kutsal topraklara gitmek isteyen kişilere yaptığı bu uygulama, birçok soruyu da beraberinde getirdi.
İzinsiz hac, belirlenen resmi prosedürlerin dışına çıkılarak, gerekli izin belgeleri alınmadan yapılan hac girişimlerini tanımlar. Hac, Müslümanların ömürlerinde en az bir kez yerine getirmeleri gereken bir ibadet olduğu için, Suudi Arabistan hükümeti, her yıl belirli bir kontenjan dahilinde hacı adayı kabul etmektedir. Bu kontenjan, yalnızca belirli bir yaş aralığında ve belgeleri tam olan başvuru sahiplerine açıktır. Ancak her yıl meydana gelen izinsiz hac olayları, hem otoritelerin hem de hacı adaylarının sorun yaşamasına neden oluyor.
Geçtiğimiz günlerde yaşanan bu olayın arka planında ise birden fazla sebep yatıyor. Öncelikle, haccın yapılabilmesi için gerekli olan belgeler ve kayıt işlemleri, her yıl belirlenen kriterlere göre belirli bir süre içinde tamamlanmalı. Ancak, bazı hacı adayları bu süreçleri göz ardı ederek, izin almadan yola çıkmayı tercih etti. Hükümet yetkilileri tarafından yapılan açıklamalara göre, izinsiz hac girişiminde bulunan kişilerin oldukça fazla bir sayı oluşturması, havaalanlarında yoğunluk yaratmakla kalmayıp, kayıt işlemleri tamamlanmadığı için gerekli sağlık kontrollerinden de geçemediği belirtildi.
Suudi Arabistan sağlık otoriteleri, hacılar için birçok sağlık kontrolü yaparak, özellikle pandemi sonrası hijyen ve sağlık önlemlerine büyük önem verdiklerini belirtti. Geri gönderilen hacı adaylarının çoğu, sağlık taraması yapılmadan uçağa binmek istemeleri ve kayıtlı olmadıkları için, sağlık kontrollerinin yapılmasının da önüne geçmiş oldular. Yetkililer, böyle durumların yaşanmaması için hem kendi ülkelerinde hem de Suudi Arabistan'da yapılacak olan organizasyonların daha etkili bir şekilde koordine edilmesi gerektiğini vurgulamaktadırlar.
Bu tür sorunların artmasında, sosyal medya ve internet üzerinden yayılan yanlış bilgilendirmeler de etkili olmuştur. Birçok kişi, hac organizasyonu ile ilgili güncel bilgileri göz ardı ederek, kendilerine ulaşan yanıltıcı bilgilere itimat etti. Özellikle 'kolay hac' teklifleri ve sıra beklemeden gitme vaadiyle yapılan paylaşımlar, izinsiz hac girişimlerini artırmıştır. Suudi Arabistan, bu durumu önlemek amacıyla daha sıkı kontroller ve denetimler yapmaya başlamıştır. Bütün hac adaylarının veyetkililerin, doğru bilgileri edinmesi ve bu tür yanlış uygulamalara mahal vermemesi yönünde daha dikkatli olması gerektiği öğrenilmiştir.
Yakın zamanda Suudi Arabistan hükümeti, gelecek yıllarda Hac organizasyonunda daha fazla dijital ve teknolojik çözümler kullanmayı planlıyor. E-imza, dijital kayıt sistemleri ve online başvuru süreçleri, hac organizasyonunu daha güvenilir ve hızlı hale getirmeyi hedefliyor. Bu sayede, izinsiz hac olaylarının azaltılması ve hacı adaylarının daha sağlıklı bir deneyim yaşaması amaçlanıyor. Hac ibadetinin kutsallığı, bu süreçte her bireyin saygı göstermesi gereken bir unsurdur. Geri gönderme olayının bir daha yaşanmaması için, tüm Müslümanların gerekli bilgileri edinmesi ve sabırlı olması büyük önem taşıyor.
Bunun yanı sıra, geri gönderilen kişilerin durumlarıyla ilgili de birçok yardım ve destek programı başlatılmıştır. Hac yolculuğu için harcamalar yapan ancak geri gönderilen kişilere, finansal destek sağlanması, seyahat programlarında değişiklik yapılması gibi çözümler üzerinde duruluyor. Yaşanan bu olaylar, hac ibadetinin sadece fiziksel bir yolculuk olmadığını, aynı zamanda manevi bir hazırlık ve kurallar bütünü olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.
Son olarak, hac yolculuğuna çıkacak olan tüm Müslümanların, bu ibadeti gerçekleştirmek için gerekli bütün bilgileri edindikten sonra yola çıkmalarının önemini vurgulamak gerekir. Beraberinde gelen sorumlulukların bilincinde olarak hareket etmek, hem birey hem de toplum olarak daha sağlıklı bir hac organizasyonunu sağlayacaktır.